Başkasının Emeğinin Üstüne Konmak
Kolet kurmacası, Fransız oyun ve roman yazarı Sidoniye Gabriyel Kolet’in (Sidonie-Gabrielle Colette) gerçek yaşamından uyarlanmıştır. Fransa’nın taşralarının birinde büyüyen Gabriyel, Parisli yazar Villi ile evlenir. Fakat mutlu değildir. Kocası kumar oynar, karısını sürekli aldatır; gölge yazarlar çalıştırır ve maaşlarını zamanında ödemez. Evliliğinde gittikçe sorunlar büyür, haciz gelir ve birkaç eşyası götürülür.
Köşeye sıkışan Villi, eşine kendi hayatını yazmasını söyler. Yazmayı deneyen Gabriyel, ilk yapıtını Kolet adıyla yazar ve bu konuda başarılı olur. Böylece Parisliler onu Villi’nin eşi Kolet olarak tanırlar. Daha sonra Klaudin adında roman dizisini yazar; Paris'te büyük ilgi toplar. Klaudin isimli kıyafetler, parfümler, sabunlar, yelpaze hatta konserve bile üretilir.
Büyük başarı kazandıkça, sorumsuz kocası daha çok kumar oynar, sürekli borca batarlar. Bu durumdan rahatsız olan Gabriyel, artık yazmak istemez. Fakat kocası onu, yazması için eve kapatınca, her şey değişir. Artık karısı da kendini var etmek ister ve bunun üzerine düşünmeye başlar. Filmin sonuna doğru tiyatroda sahne alır, turneye çıkar. Kendi yeteneklerini keşfetmek için çabalar. Yazmaya da devam eder. Film sonunda, gerçek hayatta, Kolet’in bütün kitaplarının yazarının kendisi olduğunu kanıtladığı belirtilir.
Filmin konusu hiçbir zaman geçerliliğini kaybetmeyecek bir konu olma açısından önemlidir. Hem başkasının emeğinin üstüne konmak hem de erkek egemen meselesi, tarihte olan ve olmaya devam eden bir durumdur. Dolayısıyla izleyiciyi, sonunun ne olacağını merak ettiren bir film.
Kostüm ve mekanlar izleyiciyi, XIX. Yüzyıl Fransasına götürebilir. Sık sık değişen her bir sahne, başlı başına bir olay anlatır ve akıcıdır. Filmin beklenmedik sahne akışıyla günümüz seyircisinin sıkılmayacağı ve daha çok merak edeceği söylenebilir. Sonuç itibarı ile film büyük ilgi toplayabilecek derecede denilebilir.
Ancak senaryosundan ötürü mü yoksa yönetmenin seçimi mi belirsiz, olay örgüsünde kopukluklar görülmektedir. Bir olayın sonu gelmeden durum çok farklı yere geçmektedir ve bir öncekinin sonrası ile bağlantısı yoktur.
Ayrıca Kolet, tamamen masum değildir. Çünkü aile değerlerine uymayan davranışları vardır. Karı kocanın aynı anda, aynı kadınla ilişkisinin olması, aile yaşamı ve ahlaki değerlere çok terstir. Açıklamak gerekirse hem Kolet, hem Villi bir kadınla ilişki yaşarlar. İnsan algısını şaşırtan da, bunu üçünün biliyor olması ve evliliğin bozulmadan devam etmesi!
Filmin ilerleyen sahnelerinde Kolet, başka kadınlarla da tanışır, birlikte olur. Kocası bu durumu bilmesine karşın, hâlâ karısını sevdiğini dile getirmektedir. Fakat kendisi de başkalarıyla ilişkilerini sürdürmektedir.
Kolet, zaten bir süredir yazmayı kesmişti, o zaman kocasını onun yanında tutan neydi? Eğer dediği gibi seviyorsa, bu durumda onu diğer kadınlara iten neydi? Film çerçevesinde düşününce, bu durumda “insani değer, ahlaki değer, ailevi değer nerede?” sorusuyla kalıyor insan...
